Askerden Gelen Abim Çok Azmış – Ensest Hikayeler

Merhabalar, Ben Eda. Normalde pek seks hikayesi yazan, yazmayı bırakın okuyan biri değilim. Özellikle ensest sikiş hikayesi, benim en son düşüneceğim şeydir. Fakat hayatın karşınıza ne çıkaracağı gerçekten de belli olmuyor. Bazen öyle bir an geliyor ki hiç yapmam dediğiniz şeyi yapıyorsunuz.
Abimle aramda 6 yaş var ve bu yüzden pek anlaşan bir abi kardeş olmadık. Abim hep kafasına buyruk, serseri, söz dinlemeyen biri oldu. Üstelik uzun süre boks yaptığı için herkes ondan korkardı. Bense hep uysal, örnek gösterilecek bir kız oldum. Ben henüz lisedeyken abim askere gitti. Doğu’da yaptığı askerlik boyunca çok az iletişim kurabildik. Bizim onu arayabilme lüksümüz yoktu zaten, o da çok nadir aradı. Artık imkanların kısıtlığından mı yoksa bizi pek takmadığından mı onu bilmiyorum. Abim askerdeyken sürekli olarak diken üstünde yaşadık, ama bir yandan da onun evde olmamasının rahatlığı vardı. Kimse ne giydiğime, eve kaçta geldiğime vs. karışmıyordu. Ben bu duruma bayağı alıştım.
Annem ve babam bir gün uzaktan kuzenim olan bir akrabamızın kına gecesine gitmek için öğle vakti evden çıktı. Düğüne de katılacakları için ertesi gün akşam döneceklerdi. Evde yalnız olmanın rahatlığı ile şortumu giydim ve bilgisayardan bir film açıp izlemeye başladım. Bir 30-40 dakika sonra kapı çaldı, gidip kapıyı açtığımda küçük çaplı bir şok geçirdim. Abim karşımda duruyordu. İlk bir afallamadan sonra sarıldım, çantasını aldım ama bir yandan da neden bir hafta erken döndüğünü merak ediyordum. Abim içeri girdi, beni bile özlemiş belli ki, gözlerinin içi parlıyor. 1 senede ne kadar büyüdüğümü, değiştiğimi söyledi. Abim konuşurken gözleri arada bir bacaklarıma ya da göğüs çatalıma kayıyordu. Normalde çoktan bağırıp çağırmaya başlaması gerekirdi ama yapmadı. Ben yiyecek bir şeyler hazırlamak için mutfağa girdim, o da duşa girdi.
Ben kahvaltılık indirdikten sonra belki uyumak ister diye abimin odasına girip çarşaf, yastık yüzü pike çıkardım. O da o arada havluyu beline sarmış vaziyette odasına geldi. Odasına girince bir gözleri doldu. Sanki yabancıymış gibi kendi posterlerine, duvarda duran darta, hiç çalmayı beceremediği gitara uzun uzun baktı. Bir tane dart alıp duvara atmaya çalıştı.
Sonra bir defter aldı eline. Bir baktım aldığı defter benim arkadaşımın bana hediye ettiği ve içinde aşk şiirleri olan günlük tarzında bir defter. “O benim” deyip almaya çalıştım, elini kaçırdı. “Abi ver defterimi” diye diretince iyice kıllandı. Defteri gerisinde tutup, geri geri gidiyordu, ben de almak için sürekli üstüne gidiyordum. Yatağa düştük, defter hala elinde almaya çalışıyorum. Sonra bir an duraksadık. Çünkü garip bir pozisyondaydık. Abimin yatağında onun üstüne çıkmış durumdayım ve havlusu yok. Üstelik bacaklarımın arasında bana değen sıcak bir et var. Üstelik o et parçası öyle bir yerde duruyor ki şort olmasa içime girecek.
Kısa duraklamanın ardından durumu bozuntuya vermedim ve defteri almak için çabalıyor gibi yaptım. Abim de bu oyuna ayak uydurdu, hem vermiyor hem de sikiyle şortumu zorladıkça zorluyordu. “Bir şartla veririm” dedi. Elini bacaklarımın arasına götürüp şortumla birlikte iç çamaşırımı kenara kaydırdı. İşte o an, o sıcak et parçası tam amımın dudaklarına değdi. “Şartın ne?” dedim anlamış olmama rağmen. Ama hiçbir cevap vermedi. Sadece yavaşça çaktırmadan içime giriyordu. Hala oyunu sürdürmeye kararlıydık. Sanki benden kurtulmaya çalışıyormuş gibi belini havaya kaldırıp daha fazla içime yerleştirmeye çalışıyordu. Fakat birden belimden tutup hepsini bir kerede içime soktu. Orada “ııhhhhh” diye bir çığlıkla inleme arası ses çıkardım. Artık her şey oyun olmaktan çıkmıştı. Abim bacaklarımın arasından ufak bir damla kan aktığını gördü. Korktuğunu yüz ifadesinden anlayabiliyordum ama yine de durmadı. Önce yavaş yavaş içime girip çıkmaya başladı. Ben artık ağlama noktasına geldim. Ellerimi avuçlarına alıp kafasının üstünde birleştirdi. Dışarıdan bakan biri sanki ben onu sikiyorum sanırdı. Ben ses çıkarmamak için dudaklarımı ısırıyor, bir yandan da onun ellerini sıkıyordum. O girip çıkmaya devam ederken dedi ki “başka bir şey düşün, dudaklarıma odaklan” deyip ufak bir öpücük kondurdu. Bende dudaklarımı onun dudaklarına dayadım ama öpmek yerine sadece güçlü bir şekilde bastırdım. Çünkü ilk defa canım acıyordu ve ben bu acının bitmesini de istemiyordum. Abim bu durumdan sıkılmış olacak ki, beni belimden tutup yer değiştirdi. Artık ben altta o üstteydi. Fakat bu sefer girip çıkma ritmi yükselmişti. Masöz Abimle seks yapmaktan daha kötü ne olabilir diye düşünürken, o anda daha kötüsü geldi ve abim titreyerek içime boşaldı. İçimde bir sıvının boşaldığını, üstelik sıcak bir sıvının boşaldığını hissedince geç idrak ettim. Abim sessizce üstümden kalkıp yanıma uzandı. Hemen kalkıp banyoya gittim, hem kendimi temizleyip hem ağlamaya başladım. Sanki ben istememişim de bana zorla tecavüz etmiş gibi oturup sesli sesli ağladım.
Abim banyonun önüne geldi, önce kapıyı açmaya çalıştı kitliydi. Sonra kapının arkasından konuşmaya çalıştı. Özür diledi, boşluğuna geldiğini söyledi, bana zarar vermek istemediğini söyledi… Kapıyı açtım, sarıldı, yine özür diledi. Ben biraz sakinleşince birlikte mutfağa gittik. İkimiz de bir süre az önce hiçbir şey yaşanmamış gibi oturup bir şeyler yedik, o espri yaptı ben güldüm. Bizimkileri arayıp haber verecektim, ama abim “bırak yarın gelsinler, sürprizi bozmayalım” dedi. Sonrasında kurduğu cümle ise beni bir ürpertti; “hem bir geceyi beraber geçirmiş oluruz” Bu cümleden aramızdaki cinsel ilişkinin bir kereye mahsus kalmayacağını anladım.
Akşam televizyonun karşısında uzanıp bir şeyler izlerken pat diye gelip yanıma uzandı. O an bir kere daha istediğini anladım. Elini önce tişörtümün altından memelerime götürdü. Sonra yavaşça şortumun içine soktu. Önce vajinamı biraz okşadı, sonra göt deliğime kadar uzanıp, orayı okşadı. Bu defa istemiyordum. Bir gün için bu kadar pişmanlık bana yetmişti. “Abi, yapma” dedim. “Söz veriyorum istemediğin hiçbir şeyi yapmayacağım” dedi ve şortumu iç çamaşırımla beraber bileklerime kadar indirdi. Önce bacaklarımı, sonra da vajinamın kenarlarını öpmeye başladı. Ben “istemiyorum” diyerek bacağımı ondan kurtardım, arkamı döndüm. Ama o tam karnımın altına yastığı ikiye katlayıp koydu. Götüm iyice meydana çıkmıştı. Bundan kurtuluş olmadığını anladım. Hiçbir tepki vermeden ölü gibi uzanıp işini bitirmesini beklemeye karar verdim. Ama abim içime girip çıkarken bu pek mümkün olmadı, ufak tefek oflamalar, ıhh’lamalar çıkardım. Abim bir yandan da parmağını götümün civarında gezdiriyordu. Kendi vajinamın ıslaklığını alıp göt deliğime sürdü. Sonra bir parmağının ucunu yavaşça içine sokup çıkardı. Sonra aynısını baş parmağıyla da yaptı. Sonra sikini çıkarıp, götüme dayadı. “Abi!” diye arkamı dönmeye çalıştım olmadı. Götümü kaçırmaya çalıştım ama o da olmadı. İki eliyle götümün yanaklarını iki yana açtı ve kafasını zorlamaya başladı. Biraz zorlandı, uğraştı ama sonunda soktu. Ve bu acı, ilkinden kat be kat büyük bir acıydı. Bağırdığımın farkında bile değildim, abim ağzımı kapatınca bağırdığımı anladım. Abim işini bitirdikten sonra yanıma uzandı.
O günden sonra abimle aramda ilginç bir ilişki gelişti. Ve ben hala abim dışında başka hiç kimseyle birlikte olmadım.